Kahve bile aşıktı fincana…
Uzun uzun sohbetler de tercih edilen ve hep ağır konulara ev
sahipliği yapan kahve geçen gün yine aynı konuya davet edildi uzun uzun
konuşulan konuların yanında sevimli bir şekilde bekledi. Fincanın da kocaman
bir kalp onlar bir dursun şurada ben bir şey deneyeceğim?
4 kız toplanmış herkes kahve söylemişti keşke aramızdan biri
farklı bir şey isteseydi demeden de geçemedim. Kızlardan biri sonradan kahve
falı diye tutturdu kahvesini köşeye kaydırıp Türk kahvesine daldı. Konuya girmişti çoktan kız güzel
birlikteliklerini anlatıp ballandırıp ballandırıp önümüze sunuyordu, kahvesini
içip fal baktırmak için diğer kıza uzattı duymak istediği şey belliydi. Fal
bakan hatun kızın tamtamına istediği her şeyi söyledi bittik den sonra
telefonla iki çıt pıt yapıp kızlar ya pardoonn
beniiimm giiitmemmm lazım yaaa dedi ve pılını pırtısını toplayıp
ballandırarak anlattığı sevgilisinin yanına gitti.
Kaldık 3 kişi…
Konuşulan konuların ağırlık seviyelerinin artmasını mı
bekliyorsunuz yoksa? Yok oda olmadı. Kalan 3 Hatun modadan, indirimlerden,
sağdan soldan, gereksiz tonla laf açıp laf kapadı. Kendini öven durmadan
başarılarından söz eden ben böyleyim, ben iyiyim, ben mükemmelim, hiç kötü
yanım yok ya, hiç hata yapmıyorum, işlerim yolunda şöyle forma girdim, şöyle
fittim derken. Diğer ikisinin anlamsız bakışlarından sıkılmış olacak ki
telefonunu bir iki saniye sonra eline aldı iki çıt iki pıt yaptıktan sonra
kızlar ben kalkayım artık ‘’Annem
çağırıyor’’dedi ve pılısını pırtısını toplayıp ışık hızında oda yanımızdan
ayrıldı.
Kalmıştık 2 kişi…
En sevdiğim durumdur bu benim iki kişilik bir masa iki
kişilik kahveler iki kişilik sohbetler ve iki kişilik düşünce. Masa numarası da
7 ve 15 rakamları ise gelmeyin keyfime, Diğerleri hakkında hiçbir şey
konuşmadan en derin ayrıntısına kadar aklımızdakilerden konuştuk. ’’ Sahaf da
geçen gün eski püskü yaşlanmış bir kitap gördüm ama alamadım sonra dönüp
alacağım, ya mükemmelmiş prag da ki kütüphaneleri gördün mü?’’ den başlayıp
hayatın içinden dışından derininden kıyısından her şeyden konuştuktan sonra
kahvelerimizin soğumuş olduğunu anladık. Acımsı bir tat hakimdi sevimsiz
kuşkulu Biz tekrar birer kahve söylemiştik. Garson arkadaş gelip diğer kahveyi
alınca yanımızdan fark ettim üstünde hala kalp vardı Kahve bile aşıktı
fincanına kendimi bildim bileli canım sıkılır ama bu duruma daha fazla
sıkılmıştım…
Sürç-i lisan ettiysem affola, Kahvelerinizin Aşkla Kalması Dileğimle hoş
kalın…
Sinem
Kandemir…
0 yorum:
Yorum Gönder