Neden bu zamansızlık ? demek geliyor içimden …
Zamansız gelenlerden hoşlanmadığım gibi zamansız gidenlerden
de hoşlanmam,hoşlanmadığım içindir ki hep başıma gelir hiç düşünmediğim anlarda
aklıma düşerler zamansız bir şekilde,onlara kızamam durup kendime kızarım iç
sesimle konuşurum ‘’zamansızca’’…
Olmadık zamanlar da
kendimi tuhaf bir şekilde ‘’kendi kendime’’ konuşurken bulurum hayal kurmak
artık hobim oldu bunu söylemiyorum bile bundandır ki hayal gücüm çok iyi.
Hayal gücüm o kadar ileri seviyedeki küçük çocuklara hikaye anlatırken
bunu çok daha iyi anlıyorum pür dikkat beni dinlemelerini
sağlayabiliyorum,annelerini bir nebze rahatlatıyorum diyebilirim,tabii ki de tam
havaya girmiş hikayeleri art arda
sıralarken anneleri ‘’hadi ama eve gidiyoruz ‘’ demeleriyle dağılıyorum ve onlarda ‘’zamansız’’ gidenler
kategorisine yerleşiyorlar.
Zamansız gitmek bu evrende olağan bir şeymiş hissi uyandırıyor insanda,öyle ki hiç aklına
düşmeyecek biri bir anda aklına geliyor ve sonra ‘’zamansız’’ bir şekilde
aklımdan gidiyor,gitmeyenler de var
tabii ki de hatta gereğinden fazla kalanlar da oluyor insan
alışmış bir kere ‘’zamansız’’ gidişlere fazladan birkaç gün kalınca insan şaşırıyor
düşünüyor zamanı ne zaman diye.İnsana en
çok da ‘’zamansız ‘’gidenler ‘’zaman’’ kavramını anımsatıyorlar.
Neden bu ‘’zamansızlık’’ demeden de geçemiyorum her defasında
…
Sürç-i lisan ettiysem
affola ‘’zamansızlık'' kavramını çok sık yaşamamak üzere hoş kalın
….
SİNEM KANDEMİR
0 yorum:
Yorum Gönder