
Sabah uyanır uyanmaz tuhaf tuhaf düşüncelere kapıldı.
Kendisini gereksiz lüzumsuz bir insan olarak nitelendirdi. Kafka'nın dönüşüm
kitabındaki gibi bir böcekti böyle hissediyordu.
Önceden Konuşulan kahvaltıya gitmemiş, akşam toplanma
konusunda verilen karara uymamış sabah derse gitmesi gerekirken kalkamayıp
uyumuş, bol bol kahve içmiş bol bol stres yapmış. Hiçbir şeyden zevk alamamaya
başlamış yatakta durup saatlerce tavanı izlemek istemiş, etrafındakilerin
konuşmaları vız vız diye gelmiş, söz dinlemez ve vurdumduymaz olmuş, sevimsiz
biri...